LAZER TERAPİSİNİN ÇALIŞMA ŞEKLİ ARKASINDAKİ BİLİM

37Görüntüleme

Lazer tedavisi, fotobiyomodülasyon (PBM, fotobiyomodülasyon anlamına gelir) adı verilen bir süreci uyarmak için odaklanmış ışık kullanan tıbbi bir tedavidir. PBM sırasında fotonlar dokuya girer ve mitokondri içindeki sitokrom c kompleksi ile etkileşime girer. Bu etkileşim, hücresel metabolizmada artışa yol açan, ağrıyı azaltabilen ve iyileşme sürecini hızlandırabilen biyolojik bir olaylar dizisini tetikler.

lQDPJxZuFRfUmG7NCULNDkKw1yC7sNIeOiQCtWzgAMCuAA_3650_2370
Fotobiyomodülasyon terapisi, görünür (400 – 700 nm) ve yakın kızılötesi (700 – 1100 nm) lazerler, ışık yayan diyotlar ve/veya geniş bant ışık dahil olmak üzere iyonlaştırıcı olmayan ışık kaynaklarını kullanan bir ışık terapisi biçimi olarak tanımlanır. elektromanyetik spektrum. Çeşitli biyolojik ölçeklerde fotofiziksel (yani doğrusal ve doğrusal olmayan) ve fotokimyasal olayları ortaya çıkaran endojen kromoforları içeren termal olmayan bir süreçtir. Bu süreç, ağrının hafifletilmesi, bağışıklık modülasyonunun sağlanması ve yara iyileşmesi ve doku yenilenmesinin desteklenmesi dahil ancak bunlarla sınırlı olmamak üzere faydalı terapötik sonuçlarla sonuçlanır. Fotobiyomodülasyon (PBM) terapisi terimi artık araştırmacılar ve uygulayıcılar tarafından düşük seviyeli lazer terapisi (LLLT), soğuk lazer veya lazer terapisi gibi terimler yerine kullanılıyor.

Şu anda bilimsel literatürde anlaşıldığı şekliyle fotobiyomodülasyon (PBM) tedavisini destekleyen temel prensipler nispeten basittir. Bozulmuş veya işlevsiz dokuya terapötik dozda ışık uygulanmasının, mitokondriyal mekanizmaların aracılık ettiği hücresel bir tepkiye yol açtığı konusunda fikir birliği vardır. Çalışmalar, bu değişikliklerin ağrı ve iltihaplanmanın yanı sıra doku onarımını da etkileyebileceğini göstermiştir.

Bir Yanıt Bırakın